Etepic

Arkadaşlar,

Yine büyük bir deprem yaşadık. Hepimize geçmiş olsun. Ölenlere Allahtan rahmet diliyorum.
Bölgede yaşayanlara kolaylıklar temenni ediyorum. Umarım yaraları kısa sürede sarılır.

Deprem bir gerçek bunu kabullenmemiz gerekiyor. Bakınız binalara ne kadar uydur kaydır yapılmışlar. Yapanların vicdanları sızlıyordur inşallah. Doğru yapılanlar dimdik ayakta duruyorlar. Çevremizde bu konuya yeterince duyarlı olmamız lazım. Yaşayan her nesil bu deprem gerçeği ile bir veya birkaç defa yüz yüze geleecek mutlaka. Bunu düşünerek gerek organizasyon gerekse yapıların güvenliği açısından olaylara daha yakın durmamız gerekiyor bunu unutmayın.

Deprem anında herşeyin kesildiğini özellikle telefon haberleşmesinin aşırı yüklenme veya hasarlar nedeni ile çalışmadığı durumlarda en azından haber almak yada haber iletmek üzere bir telsiz ağı kurmak yada mevcut ağlara katılmak açısından nasıl bir telsiz alınmalı diye bilenlere soruyorum. Bu soruya VHF veya UHF diye bant ayırımı yapılarakmı cevap almalıyım yoksa bir bant da bir takım özellikleri olan telsizlere mi bakmalıyım bu konuda bilgisi olan var ise detaylı bilgi bekliyorum.

Ete
 

hocam ulusal afetlerde VHF ve UHF her ikiside kullanılır. tek sorun bu telsizler lisans gerektirir kişisel olarak kullanılamaz Radyo Amatörü belgesi aranır satış esnasında. VHF kırsal kesimde çok verimlidir.UHF ise büyük şehirler için idealdir,binalardan yansıyarak büyük bir bölgeyi kapsarlar, fakat PMR (Personel Mobile Radio ) 1 watt gücünde anten çıkarılıp güçlenemeyecek şekilde tasarlanmış,UHF' de değiştirilemeyecek 8 ,16, 40 kanal gibi varyasyonları olan ,sabit tüzüğe göre önceden yerlertirilmiş frekansları olan el telsizlerini ,hiç bir izin olmaksızın ,dilediğiniz mağazadan alıp sorunsuzca kullanabilirsiniz, yaklaşık 3 km karede iş görürler,lisanlı telsizler ise 25km kare etkilidirler, bu tür ulusal afetlerde en etkili olan Radyo Amatörlerinin kullandıkları 1.8...29 MHz HF tabir edilen cihazlar ile iller arası ve ,dünya ile iletişimde kalmak mümkündür.felaketsiz günler temennisyle,kalın sağlıcakla..

ete hocam;

öncelikle uzun mesafe telsiz kullanmak için ya frekans tahsisinizin olması lazım ya da amatör telsiz ehliyeti almak lazım.
ben amatör telsiz operatörüyüm.
PMR446 halka açık bantlardır burayı kullanmak serbestttir. ancak normal günlerde bile çok yoğun olan bu hatları afet durumunda kullanmak çok zor.

uhf vhf birlikte olan 5-10W arası el telsizleri makuldür. 1000 tl civarı..

uhf ve vhf telsizler 5-10km de kullanılabilirler, şehir içerisinde 500 metreye kadar düşebilir, burada birçok etken var.

benim ofisim ile evim arasında özel bir frekansta sabit telsiz var.

amatör iseniz amatör role istasyonlarını kullanabilirsiniz. amatör roleler birçok ilimizde imece usulü yapılmış baz istasyonuna benzer yapılardır.
ayrıca dünyadaki tüm amatörlerle konuşabildiğimiz echolink diye bir uygulama var. telefona da kurulabilen bu uygulama ile telsiziniz yanınızda olmasa bile tx rx yapabilirsiniz ve tüm telsizler sizi duyar.

bunun dışında AM modülasyonunda uluslararası görüşme de yapabileceğiniz HF telsizler var. bunlar iyonosfere sinyal gönderip oradan sinyalin yansımasına dayanan çalışma prensipleri var. bu sebeple arada dağ bayır olması yada farklı etkenlerden çok ta fazla etkilenmezler. 25 - 30 000tl bandında başlayan fiyatları var.

genel olarak böyle. sormak istediğiniz herşeye bildiğim kadarıyla cvp verebilirim

Bilgiler için teşekkür ederim. Olay kafamda netleşti.

Ete

enkaz altından ses veren canlının yer tespiti için neler yapılabilir örneğin birbirine olan uzaklıkları bilinen 3 adet steteskop mikrofon opamp kullanılarak işlemci ile giriş sinyali süreleri hesaplanarak bir harita oluşturulabilirmi hatta her mikrofon üzerinde basınç ölçerler ile birbirinden yükseklik farkları ile karşılaştırılsa belki enkaz içerisindeki dikey ve yatay konum tespit edilebilir.böyle bir cihazı el birliğiyle yapabilirmiyiz.anladığım kadarıyla böyle bir cihaz şu an kullanılmıyor çok işe yarayabilir.gerekli parçalara sponsor olabilirim tabi kodlara da el atarım .

Elektronikte her şeyin mümkün olabildiğini günümüzde geliştirilen aletlerden az çok anlayabiliyoruz. Bu önerdiğin sistemde yapılabilir. İşin içinde çok fazla analog ve yanında digital elektronik var. Kendi açımdan bakınca bunun nesini yapabilirim diye düşünüyorum ve ancak programa en azından algoritma geliştirmede yardımcı olurum diye düşünüyorum.
Bu bir ekip çalışması ister bu nedenle önce bir blok şema çıkartılmalı sonra blok şemadaki birimler üzerinden iş bölümü yapılıp ortaya prototip çıkartılmalıdır. Alet iş görürmü orası bilinmez. Çünki göçük altında ne kadarlık bir hacım kalıyor ki buda çok değişken bir parametre bu şartlarda bu alet ne yapar bilemiyorum. Ancak denemek de gerekli diyorum.
İşe önce fikir beyanında bulunarak başlamakda bir katkıdır diye düşünüyorum ve uygulama için yeni fikirler bekliyorum.

Ete

Teknoloji o kadar çok gelişti ki mi acaba?
Telefonlar çekmiyor. İnternet çekmiyor. Göçük robotları nerede?
Öve öve bitiremediğimiz akıllı binalar nerede?
Daha sayamadığım birçok şey.
Afet durumlarında malesef taş devrine ve imeceye dönülüyor.
Yani teknoloji falan gelişmiş değil. Bana göre.

Teknoloji gelişti gelişmesine de insanlar ona ayak uyduramıyor maalesef yada büyük kesim ayak uyduramıyor. Sonunda ucu gelip paraya dayanıyor çünki. Buda teknolojinin kabahati değil. Şikayet edeceğimize üretim yapalım yada fikir üretelim bana kalırsa.

Oturduğumuz yerden yalnızca şikayet etmek çok kolay. Bunu yaparken mantıklı çözüm önerileri de sunmak gerekir. O zaman şikayetin bir anlamı olur.

Ete

En gelişmiş teknoloji 1999 dan beri bizde...

- "sesimi duyan var mi?

- duyuyorsan 3 kere tıkla.

Uyuyor isen kendi başının çaresine bak.

25 yılda geldiğimiz nokta duyuyor isen 3 kere tıklayın olmuş malesef.

Afganlar enkaz altındaki 3 farklı kalp ritmini tesbit eden cihaz ile gelmişler.

Termal kameralar var ancak yeterli değil. 1 enkaza geliyor ve oradan çıkıp başka enkaza gidiyorlar.

Termal kameralar başarılı görünüyor. Mesafe ölçümü de yapıyor olması enkaz kaldırma da büyük avantaj. Daha hızlı müdahale şansı veriyor

elektro lütfen yanlış anlamayın.deprem başlığı altında bir cihaz fikri için bilgi rica ettim çoğumuz burada olduğumuza göre elektronik ile ilgiliyiz en azından arada mühendislerimiz teknisyenlerimiz var biliyorum duygusal bir konu deprem kızgınlıklarımız var tabi ama örneğin ASM başlığında program paylaşıyorum asm mi kaldı ya diyen çıkıyor yani sorun kızgınlığımız değil toplum olarak tartışma ve bilgi paylaşma kültürümüz çok gelişkin değil malesef. bakın bilgi istendiğinde yapılan yorum sonrası konu artık yorum üzerinden dünyor ve hiç bir şey elde edemiyoruz.
şimdi tekrar sorayım böyle bir cihaz yada daha farklı bir cihaz için sponsor bulabilirim-olabilirim. sadece cıhaz için ben şu kısmını yapabilirim hangi parçaların kullanılması gerektiğini biliyorum.yazılıma yardım edebilirim aklımda bir algoritma var kesin çalışır, benden de lehim pastası falan gibi bilgiler paylaşırsanız örnek (ETE hocam) iyi olur.ilyas hocam işte bizde yapalım birşey akut un elinden gelen o cihaz yapmak bizim işimiz kurtarmak onların bu eleştirin bize ve yerinde ama eleştiri ardından aksiyon gösterelim

Oturduğum yerden bir şey yapmadan yorum yaptığım fikriniz tamamen zandan ibaret. Böyle yaptığıma dair yanınızda kesin bir bilgi mi var?

Bahsettiğiniz cihazı düşündüm hemde dakikalarca ama olanaksız. Bu tip bir cihaz için yıkıntı dört bir taraftan sensörlerle donatılmalı ve yukarı ve asağıya hareket edip 3 boyutlu tarama yapabilmeli. Böyle bir mekaniği kurmak zemindeki yıkıntıların durumu ve zorluğu bakımından çok zaman kaybettirir. Olanaksız gibi.

yer tespiti xy düzleminde yüzeyde üç anten ile yapılabiliyor 4 cü bir anten ile artık z ekseni de ölçülebiliyor işin teorik kısmında bence problem yok.zaman kaybettirir derken 100 saat oldu hala kurtulan var mikrofon yerleştirmek kaç dakika alabilir.sistemin şöyle bir artısı olabilir hatta bu mikrofon üçkeni gelen sinyalin yıkıntının dışındanmı içindenmi geldiğini de söyleyebilir teoride çalışır pratikte işlemci kısmı hariç ne tarz parçalar kullanılır bilmiyorum bilen varsa sinyalin yükseltilmesi konusunda belli frekansların filtrelenmesi konusunda fikir ve devre şeması parça listesi paylaşabilir.

Define ve toprak altı yapıları görüntülemek için kullanılan bir çok cihaz var. Çalışma mantıklarını tam bilmiyorum ama bunlar işe yaramaz mıydı acaba?

onlar kullanılıyor şu anda bölgede fakat daha çok boşluk tespitinde faydalılar tabiki çok faydası oluyor boşluk varsa ihtimal artıyor ama canlı tespit etme konusunda en ayırt edici verinin ses tespiti olduğunu düşünüyorum bende.

Alıntı yapılan: alisumer - 10 Şubat 2023, 14:59:23onlar kullanılıyor şu anda bölgede fakat daha çok boşluk tespitinde faydalılar tabiki çok faydası oluyor boşluk varsa ihtimal artıyor ama canlı tespit etme konusunda en ayırt edici verinin ses tespiti olduğunu düşünüyorum bende.

Zaten öyle bir cihazı kullanıyor olmalılar ki ses dinlemesi yapılacağı uyarısında bulunup herkesi susturuyorlar.

Bence bu iş bundan sonrası için çözülür:,
Katlarda birbirinin üstüne gelecek şekilde çelik kasalar yapılmalı ve bu kasalar o kattaki herkesin içine sığabileceği kadar bir toplanma alanına sahip olmalı. Yada her dairede yine birbirinin üzerine gelecek şekilde olmalı. Bina yıkılsada bu kasalara bir şey olmayacak ve ezilmeyecek özelliklerde olmalı. Başka çözümü yok. Yönetmeliği hemen uygulanmalı. Ben bu fikrime tamamen güveniyorum.
Ayrıca şu japonların uyguladığı kolonların temeline konulan hareketli sistemden de yapılmalı.
Çelik kasalar halihazırda var olan binalara uygulanabilir ama japonların hareket eden kolonu hazır binalarda yapımı zor olabilir.

ne bir yönetmeliği çıkaracak mevkimiz var nede mütahitiz.anladığım ve yapabileceğimizi düşündüğüm şey üzerine kafa yormak istedim hepsi bu ! neyse konu gitti devam rutine.

Alıntı yapılan: alisumer - 11 Şubat 2023, 16:41:58ne bir yönetmeliği çıkaracak mevkimiz var nede mütahitiz.anladığım ve yapabileceğimizi düşündüğüm şey üzerine kafa yormak istedim hepsi bu ! neyse konu gitti devam rutine.

Ali bey bu işleri enkaza dönmeden çözmek lazım. Göçükte kalan canlar olduktan sonra teknoloji ne kadar işe yarayacak.
Madem ki bu kadar duyarlıydınız bu işi neden sonraya bıraktınız?

elektro derdin nedir çözemedim benimle kahvehane ağzı ile tartışarak rahatlamaya çalışıyorsanız yeri değil tartışılacak kişi de ben değilim.üstelik bu davranışınızla insanlarımızın ne kadar güzel muhalefet yapabileceği gerçeğini tekraren hatırlatıp aklımı başıma getirdiniz vazgeçtim projeden falan zaten uzatmayalım lütfen.

Sağır yada dilsiz isen yada uyuyor isen yahut ağzına toz toprak dolmuş ise ses bir işe yaramaz.

Eğer enkaz üzerine radyo dalgaları gönderir ve geri alır isek tarama yaparak canlı ve cansiz ayrımını yapabileceğimiz bir şey olmalı. Çünkü rf kumandalar ve wifi cihazlar dahil betonlardan çok rahat geçer iken önünden canlı geçtiğinde sinyal dağılıyor. Belki bu bir fikir verebilir.

evet onu düşündüm fakat mevcut radar yada rf algılama sistemlerinin çalışma mantığı hareket sonucunda oluşan sinyal kaymasına (doppler) dayalı olduğundan ve enkaz içerisinde yeterince hareket alanı olamayacağından bana pek kullanışlı gelmedi,tabi farklı teknolojiler varmı alanda bilmiyorum.gene ses dalgası ölçülesi ve altından kalkabileceğimiz birşey olarak geliyor aklıma tabi gönül isterki nefes sesini bile alabilecek bir teknoloji olsun.belirttiğiniz ikinci konuda ise haklısınız enkaz altındakilerin verilen komutu duyma konusu da çalışılabilir belki beton parçalarına temas ettirilerek ses dalgalarını titreşim olarak yüzey boyunca iletmek mantıklı olabilir böylece duymanın yanında enkaz altındaki birinin duvardaki ses titreşimini hissetmesi mümkün olabilir.

neyse dediğim gibi konu hakkında bilgisi olan özellikle sistemin analog kısmı parça bilgisi devre montajı ve algoritma kısmında katkı sunmak isteyen olursa ben ücretsiz parça desteği sunmaya çalışırım sponsor bile ayarlarım.özelden de görüşebiliriz dilerseniz.bana sadece şu parçalar alınmalı devreyi ben kurarım vb tarzı yanıt verirseniz en azından şimdiye kadar duyarlı olmamamın cezasını kendime keserim. yapabilirsek testlerini irtibat kurabileceğim için PAK (polis arama kurtarma) da deneyebiliriz ve onaylanırsa da 10 tane şahsım adına bağışlarım değişik kurumlara. 

bölgeden dün döndüm istanbuldayım.

maalesef tartışma diye bir terim dünyada sadece bi tek bizde var. nereye çeksek geliyor.
eskiler münazara ve münakaşa diye ayırmış bunu.
gelin istişare yapalım.

ama önce metadoloji denilen kısımdan başlayalım.
amariga yı yeniden keşfetmek yerine neler var ve nasıl yapılmış diye bakalım.

24 GHz dopler ile yapılabilir.
dopler geliştirilip kalp atışı duyacak hale getirilebilir.
ses ile yapılabilir.

24 GHz dopler işin teorisi bu
https://www.youtube.com/watch?v=pK4Hc_j3-XA

infineon un bu modülü alınıp denemeler yapabiliriz.
breathing rate and heart rate detection bölümüne bakın.
https://www.youtube.com/watch?v=lZGYJ0DJ2UE

bu da arduino projesi nefes tespiti..
https://www.youtube.com/watch?v=hx-wP4jU8a4

bu da çok efektif çalışabilir ama en önemli şeyden kimse bahsetmiyor.
donatılı betondan ne kadar geçer ve ne kadar mesefade iş yapar!
Seeedstudio module based on the radar heartbeat and breathing sensor - MR60BHA1 60 GHz
https://botland.store/medical-sensors/21262-mr60bha1-60ghz-mmwave-radar-module-respiratory-heartbeat-detection-seeedstudio-101990886.html

buyurun buradan devam edelim:
heartbeat breathing

bu arada bi arkadaş şu cihazla yanımıza yardıma geldi ve çok işimize yaradı..

https://www.hepsiburada.com/rothenberger-su-kacagi-tespit-cihazi-pm-HBC000000ADH8

avuç içi kadar bluetooth mikrofon.

Alıntı yapılan: alisumer - 11 Şubat 2023, 22:21:43neyse dediğim gibi konu hakkında bilgisi olan özellikle sistemin analog kısmı parça bilgisi devre montajı ve algoritma kısmında katkı sunmak isteyen olursa ben ücretsiz parça desteği sunmaya çalışırım sponsor bile ayarlarım.özelden de görüşebiliriz dilerseniz.bana sadece şu parçalar alınmalı devreyi ben kurarım vb tarzı yanıt verirseniz en azından şimdiye kadar duyarlı olmamamın cezasını kendime keserim. yapabilirsek testlerini irtibat kurabileceğim için PAK (polis arama kurtarma) da deneyebiliriz ve onaylanırsa da 10 tane şahsım adına bağışlarım değişik kurumlara. 

hocam pak bizim gibi insanların kurduğu, ismini verdiği ve yönettiği bir dernek, resmi bir kurum değil.
polis arama kurtarma deyince farklı anlaşılmasın.

fransız ekipte ucu joistik ile kontrol edilebilen teleskopik kamera vardı.

matkapla ince bir delik delip 2-3 katı (yaklaşık 1,5m uzunlukta)inceleyebiliyorlardı

buldum bu ürün
https://www.oasisscientific.com/store/p674/5m-telescopic-pole-thermal-camera.html

Bölgede çalışmalarınıza minnetterız teşekkürler .ben daha çok hazır bir ürün yerine özgün birşeyler geliştime derdndeyim.llaki her türlü teknoloji kullanılabilir olduktan sonra iş görür.benm bahsettiğim Pak EGM nin birimi belki başka da vardır bimiyorum.ben birkaç denemeyi kendim yapacağım kendi fikrimce uzun vadede sonuçları paylaşmaya çalışırım

kafamda şekillendiğim yapıda sanırım tek bir işlemci ile sistemi hassas olarak çalıştırmak imkansız gibi ardışık işlem yapıldığından aynı anda 3 kanalı da okumak imkansız sesin geliş zamanına bağlı olarak harita çıkarılacağından , bende şöyle bir şey düşündüm 3 ayrı işlemci aynı harici saat sinyaline bağlı ve birebir aynı asm kodları çalıştıracak hiçbiri farklı zaman harcayan iş ve hesaplama yapmayacak (büyük ihtimal tüm işlemcileerin birbirini bekleyeceği ortak bir başlama sinyali osilatör harici kullanılması gerekecek) her örnekleme sonrasında timerde geçen süre , okunan analog ve dijital veriyi sıra ile (iletişim için SPI düşündüm) 4. bir işlemciye gönderecek orada belki bir harici hafızada  bu örneklemeler zaman sırası ile belli bir süre için kaydedilecek örnekleme süresi bittiğinde gerekli hesaplamalar da bu işlemcide yapılacak(şu an için aklımda çok net bir formül yok ama bulacağım) ve görsel taraf için kullanımı kolay olduğu için nextion ekran düşündüm elimde var zaten .deneme için 4 adethttps://www.roboshop.com.tr/ses-mikrofon-sensoru-modulu-yuksek-hassasiyetli-4-pinli (https://www.roboshop.com.tr/ses-mikrofon-sensoru-modulu-yuksek-hassasiyetli-4-pinli)sipariş verdim bunda hem analog hemde karşılaştırma çıkışı alınabiliyor sanırım.endişem ise 4 işlemcinin senkron çalışması için nasıl bir program yazmam gerekeceği konusu.deha önce hiç harici clock sinyali ile birden fazla işlemciyi senkron  çalıştıran oldumu aramızda en azından bana referans olur.

ete hocam sizce teoride bir hata varmı tavsiyen yada uyarın varmıdır

Deprem geçirmiş enkaz alanlarında çalışmadan, oradaki ortamı bilmeden bir cihaz geliştirmek bence yanlış. Kafamda bir çok şekil olmasına rağmen düşüncelerim tamamı değişti diyebilirim.
Sebep basit, ortam açık alan değil. Önün arkan beton veya enkaz. Bırak sesin geçeceği yer hava bile geçemeyen yerden ses duymaya çalışıyorlar. En iyi çalışan alet olarak genelde betondan betona ses iletişimini algılayan problu dinleme cihazları sanırım. Bunu da yapmışlar zaten. Ama daha iyisi yapılabilir. Bir defa sesin yönü diye bir şey yok öyle bir ortam yok çünki. Kapalı enkaz ile dolu bir ortamda bu işin nasıl yapılacağına odaklanmak lazım. Tek akıllıca cihaz dokunma yolu ise sesi , vurma seslerini , düdük sesini vs algılayabilecek aletler yapmak olur. Normal sesi bulunduğunuz yerden algılama yoluna giderseniz gürültüden başka bir şey algılayamazsınız. Bir kaç gündür dikkatlice kurtarma çalışmalarını izliyorum. Hem kurtarılma sahnelerini izleyip sevinmek hemde ne yapılabilir diye gözlemci olarak bakmaya çalışıyorum ki edindiğim intiba yukarıda açıkladıklarım.

Enkaz da, delik, tünel vs. açıp sese doğru ilerleyebilmen için yaklaşık olarak sesi az da olsa algılayabilmen ve yönünüde tespit edebilmen lazım. Önünde duvar şeklinde enkaz var. Ses boşluk ortamında yayılır ama ortamda boşluk yok enkaz var sadece. keşke boşluklu ortamlar olsa ve yıkılmamış binalardan kurtarma yapabilsek ama öyle bir durumda söz konusu değil. Türk insanının bina yada oturulacak mekan konusunda ne kadar cimri davrandığına bir kez daha şahit olduk. Köylerde durum içler acısı. Herkes uydu antenini koymuş arabasını çekimiş kapıya ama doğru dürüst sağlam bir ev yapıp içine oturayım dememiş maalesef. Bu işe kimse para harcamak istemiyor anlaşılan her nedense. İmkansızlık demeyin bana az çok herkesin bu imkanı var bana kalırsa ama harcamıyorlar. Çünki yıkılıncaya kadar oranın güvenli en azından oturulabilecek bir yer olduğunu düşünüyorlar. İhtimalleri hesaplamak yada gelecekte bir gün başımıza neler gelebileceği konusunda tahminde bulunmak ve ona uygun tedbirler almak gerekiyor. Konu başka yere döndü ama kısaca toparlamak gerekirse yapılacak en akıllıca alet dokunarak ses alan bunu kuvvetlendiren ve görsel olarak bir ses teması kurulduğunu belirten bir cihaz iyi olurdu diye düşünüyorum. Bunun için sesi iyi ileten bir prob (yaklaşık 100cm boyunda olmalı en azından ) üzerinde çalışılmalı ve bu yapıldıktan sonra devamı getirilmeli derim.

Ete

ilk 1 2 gün herkes şokta ve çok profesyonel ekipler dahil kurtarma başlamıyor.
çok az ekip 2. gün başlıyor ve genelde 3. gün ve sonrasında kurtarma başlıyor.

bu şartlarda aç susuz soğuktan yada sıcaktan bitmiş durumdaki kişiden ses çıkartmasını beklemek yerine; !

100 euro civarı nefes ve kalp atışını tespit edecek modüllerin linklerini verdim..

neden birlikte oradan yürümüyoruz?

o modüllerle ilgili tek tereddüt üm mesafe.. onu da bir şekilde denemelerde çözebiliriz .

evet dediklerinize katılıyorum hocam benim aldığım basit mikrofonların işe yaramayacağını biliyorum enkaz ortamı için ben sadece algoritma açısından bir ses haritası çıkarmak istiyorum ilk etapta sonrasında kaliteli problar ile de aynı algoritma bikaç değişiklikle çalışabilir neticesinde.eğer 3 proptan aynı ses sinyalinin zaman farkını bulursam problara olan uzaklığı tam nokta olarak bulabileceğime inanıyorum.aklıma birtek üç tane ayrı işlemciyi yada FPGA tarzı bir işlemci ile çözüm geliyor FPGA bilgim yok maalesef.bina konusuna ise girmek dahi istemiyorum kadere imanı yanlış anlayan insanlar var maalesef böyle bir sürü örnek biliyorum tüm bina anlaşıyor kentsel dönüşüm için aradan bir kişi çıkıyor itiraz ediyor ben yıktırmam evimi,karşılığında 2 daire isterim falan diye binanın ayakta durmaya mecali olmadığı ilk bakıştan belli oluyor o derece yıllarca mahkemesi süren siteler mevcut istanbulda ne diyim Allah yardımcımız olsun.

ahmet bey sizi anlıyorum ama linkini paylaştığınız 67ghz frekansın beton blokları içerisinden ilerleme ihtimali çok zayıf belki kilowatt seviyesinde antenlerle şöyle düşünebilirsiniz 2.4 ghz ile 5 ghz sinyalin odalar arasında çekim kuvveti çok fark ediyor beş altı kat betonun üstünden geçmesi bile olağan üstü olur.nefes yada kalp atışının  frekans kaymasını yakalamak için doğal olarak 67 ghz gibi mm dalaga boyu tercih edilmiş  beton üzerindeki her bir zerre sinyalini bozacak ve zayıflatacaktır.daha düşük frekansların ise geçme ihtimali var fakat bu seferde daha büyük hareketleri algılayabilirler maalesef.bu yüzden de ne kadar gelişmiş ekipman olursa olsun ses sinyali vazgeçilmez,üstelik ses sinyali bir tek havada yayılmıyor tüm maddeler üzerinde az yada çok yayılabiliyor buna beton yada toprak dahil.bu yüzden ses ile bu kadar ilgileniyorum.

özel kuvvetler bina içi özellikle rehine operasyonlarında duvar arkasındaki kişileri tam olarak görüp ateş ediyor.
bana kalırsa 24 yada 60GHz birşeyleri alıp denemeye başlamalıyız.

ille ses ten devam edelim derseniz;

ses tespiti için açık arazide Keskin Nişancı Tespit Sistemi var ordumuz kullanıyor ama onda bile 3 boyutlu harita lazım.
yankı ve yansımalar sistemi karıştırıyor. düzeltme için 3 boyutlu harita kullanılıyor.

ille ses ile ilerleyelim dersek önceki mesajımda söylediğim
https://www.hepsiburada.com/rothenberger-su-kacagi-tespit-cihazi-pm-HBC000000ADH8

bu cihaz ın bir benzerini yapmaya odaklanabiliriz. sonrasında bunu 3 5 boyutlu hale dönüştürebiliriz..

dediğim gibi 3 günde insanların sesi çıkmamaya başlıyor ve onu çoook daha hassas duymamız gerekebilir.
insan varsa yaşıyorsa bir şekilde çıkarırız gerisi kolay.

dediğim gibi aldığım mikrofonlar sadece teorinin çalıştığının ıspatı için tabiki ilerleyen süreçte piezo algılama probları gibi daha hassas malzemeler kullanılacak.sadece takıldığım nokta programlama ,probları okuyan işlemcilerin senkron çalışıp çalışamayacağı.birde harita çıkarmak için trigonometri hesaplarının nasıl yapılacağı şimdilik elimdeki imkanlar ile denemeye değer gibi bakalım.

kafamda şöyle bir plan var her bir sensör okuduğu analog değeri timer1 değeri ile eşleştirip tutacak bu işlem sallıyorum 5 saniye sürecek (anlamlı bir süre için ram miktarı yetecekmi bilmiyorum şu an) tüm analog veriler ve zaman verileri kaydedildikten sonra ortaya tablolanabilir bir dijital ses dalgası çıkacaktır.(bu halleri ile bir bilgisayarda exel tablosu ile bile 3 sensöre gelen benzer sesi bulabiliriz zaman farklarını hesaplatabiliriz)işlem 4. bir mikro işlemcide yapılacaksa  her bir sensörden okunan değerlerin eşit olması beklenmediğinden (kimi az ses alacak kimisi fazla)böyle bir karşılaştımayıı çözmek çok zor olacağından ilk sensörden ilk 20 okumanın ortalaması alınacak,diğer sensörlerin de sırası ile ilk baştan başlayarak belli bir hata payı ile eşleşmeyi bulana kadar birer birer kaydırılarak 20 verinin ortalaması alınacak böylece veri uyuşmasından ziyade 20 okuma sonucu oluşan ses dalgasının benzerliği karşılaştırılacak.eşleşen ortalamaların başlangıç süreleri karşılaştırılacak   sadece dalga formu benzer olan sesler eşleştirilecek yani.benzeşen veriler bulunduktan sonra başlangıç zamanlarındaki fark hesaplanarak alınan benzer sesin sensörlere olan uzaklıklığı xy düzleminde çıkacaktır diye tahmin ediyorum.en azından exell işi daha kolay halledilebilir gibi böylece işlemcilerin senkron çalışma zorunluluğu da kalmaz ne diyorsunuz.

Bana kalırsa bu sistemler zaten Turkiyede yerli olarak üretiliyor. 70 kusur adet envanterde var muhtemelen sayı artacaktır. Bu kadar çok ihtiyaç olacağı tahmin edilemedi demek ki.

Suan asıl sorun canlıyı bulmak yeterli gelmiyor. Çünkü bulunsa bile güvenli bir şekilde ulaşmak , demir kesmek , beton kırmak çok uzun bazen 24 saati bulabiliyor. Asıl sorun bence bu.

Ekipler spiral ile çok dar alanlarda demir kesmeye çalışıyor.
Bu demirleri indiksiyon ile nasıl keseriz , betonu nasıl daha hızlı kırarız? Bu çok daha önemli.

Mesela betonu 10cm parçalar halinde bir rezonans darbesi ile nasıl kirabiliriz? Darbe matkaplar veya küçük beton kiricılar dayanmıyor.

Yüksek frekans ile demir eritilebiliyor ise beton da kırabilir diye düşünüyorum.

Alıntı yapılan: İlyas KAYA - 15 Şubat 2023, 22:17:12Yüksek frekans ile demir eritilebiliyor ise beton da kırabilir diye düşünüyorum.

O zaman HARP ı yapmış oluruz gibi geldi bana.

Alıntı yapılan: elektro77 - 16 Şubat 2023, 09:49:51O zaman HARP ı yapmış oluruz gibi geldi bana.

Deprem doğal mı değil mi tartışılır ancak betonlar normalde yük ve eşya taşır iken depremin erkisi titreşim ve sürtünme kaynaklı toz gibi un ufak parçalara bolunebiliyor bunu gördük.

Muhtemelen aynı etki kısa mesafe de de yapılabilir. Kaldı ki jet tasi ( diğer adı canavar diyorlar) ile demir kesmekten ise, indiksiyonlu bir kesici çok ise yarar diye düşünüyorum.

Elektrikli demir makasları kazılan alana giremediği için kullanilamiyor. Küçücük alanlarda jet taşı çok büyük tehlike.
Bir patlasa kurtarma ekibindeki arkadaşı da ciddi yaralar hatta öldürür.

Çanakkale Seramik fabrikasında iki adet Ultrasonik cihaz görmüştüm.80 yılında,band'tan karpuz büyüklüğnde Kaolin maden cevheri geliyor.tel kafes kapanıyor.operatör düğmeye basıyor ve 3 saniyede toz bulutu dağılıyor,koca kaya bildiğin Pudra olmuş.benimki sadece görsel anı hakkında bir bilgim yok.